24 Aralık 2016 Cumartesi

Cinlerle İletişim Kurabilmenin İki Metodu, Kazanma ve Cinlenme

Cinciliğin İki Usulü Kazanmak ve Cinlenmek
Hadim hüddam gibi varlıklarla ruhanilerle ve cinlerle görüşebilmenin iki yolu vardır. Bunlardan biri kazanmak diğeri ise cinlenmektir. Cinlenmenin diğer adı ise kendini sihre kestirmektir. Cinlenmenin şeytani ve rahmani denilen türlü türlü metotları vardır. Ama ne kadar rahmanide dense cinlenme aslında cinni ve şeytanidir. Kazanmak ise rahmani ve şeytani olabilir. Esas usulü İlmi ve Kıraat şeklinde ikiye ayrılır. Kıraat serbest okumalar olduğu gibi vird ve zikir gibi günlük sabit okumalarda olabilir.
Cinlenmek ise halvet ve riyazet usulü olabileceği serbest okumalar, günlük vird ve zikirler, davetnamelere girmeler gibi çeşitli usullerle olabilmektedir. İki çeşinde metotları temelde birbirine aynı gözükse de ilmi kazanma metodu aslında çok farklıdır. Kazanma şeklinde gidilen metotlarda insan hür iradesinde serbest ve hürdür. O insan iyi yada kötü olabilir. Sevap ehli yada günah ehli olabilir.
Cinlenmek ise hür iradeni teslim etmek ve ruhani varlıkların yönetim ve kontrolü altında yaşamaktır. Ruhani varlıklar senin vasıtanla diğer insanları kandırma yoluna gideceklerse seni namaz kılmaya, Kur'an-ı Kerim okumaya mecbur ederler. Seni seçtikleri göreve ve senin inanç ve mizacına göre seni diğer küfre düşürecek şeyler yapmayada mecbur bırakabilirler.
Cinlerle görüşebilme metotlarından aslında Rahmani olan ve doğru olan kazanmaktır. Cinlenme yani sihre kesme dediğimiz metot ise cinler alemi tarafından seni kabul etmeleri yada kabullenmeleri sonucu sana verdikleri rütbe ve bu rütbeye bağlı tahsis ettikleri görevlilerin senin üzerindeki hakimiyetidir.
Aslında bunlar çok derin konulardır ve havas ilminin en derinlerinin bile çoğunun vakıf olmadığı konulardır. Açmak ve açıklamak ne kadar doğrudur bilmiyorum ama insanlar kafalarını karıştıran soruların cevaplarını bulabilsinler diye yüzeysel olarak açıklıyoruz.
Cinler devleti tarafından kabul görür yada kabullenilirseniz üzerinizde şu hakimiyetler kurulur. Önce tiniyet hakimiyeti, yani tiniyetiniz ve özünüz cinnileştirilmeye çalışılır bunu kalbi çarpma metotlarını kullanarak yaparlar. Bu hale uğramanız ibadetlerinizi aksatmaz ve engellemez.
İkincisi cinler devleti tarafından kabul görür yada kabullenilirseniz kan hakimiyeti dediğimiz bilinç ve toplu bilinç hakimiyeti kurulmaya çalışılır. Bura kullandıkları metot kan sihirleri ve kan çarpmalarıdır. Yani sizden doğacak çocuklar Allah yardım etmezse cinni tiniyetli olur. Zaten insanoğlunun İslam Alemini düşüren ve tüm dinleri çökerten bu metotdur.
Üçüncüsü ise cinler alemi tarafından kabul görür yada kabullenilirseniz cinlendirme dediğimiz sizin cincilik zannettiğiniz metotlarla sizin cinlenmenizi sağlarlar. Size verilen göreve bu cinlenmeniz yani cinlerle görüşmeniz görme yada beyinden konuşma, yada kalpten konuşma, yada hissi yada görüntü alma, yada rüyada görme yada ayan olma, yada mendel usulleri ile görme, yada cifir ve ebced usulleri ile cin ve şeytan grupları ile görüşebilme, yada hadim ve hüddamlara erişebilme, yada aynada, tırnakta, suda görebilme yada bu durumlara göre hakiki cincilik dediğimiz cinlerle direk görüşebilme ve zahirde tasarruflarını açığa çıkarabilme şeklinde olur. İnsanlar en son gruptaki cinlerle direk görüşebilme ve tasarruflarını zahirde açığa çıkarabilmeyi evliyalık ve keramet zanneder ve karıştırırlar. Aslında evliyalık ve kerametle en ufak alakası yoktur.
Burda sizin durumunuz cinlerle görüşebilmek için kendinizi cin sihrine teslim ve tabi etmiş olmanızdır. Bu tip insanlarda kendini büyük görme, kendini evliya zannetme, kendini alim zannetme, öçvülme hastalığı, diğer insanları küçük görme, dışlama, Allah düşmanlarına içten gelen biat, Allah dostlarına ve Ehli Sünnet müslümanlarına sebepsiz içten gelen düşmanlık ve engellemeye çalışma gibi haller gözükmektedir.
Bu tip insanlar Peygamber'imizin Hadisi Şerif'nde bildirdiği aşırı giden grupları oluştururlar ve sonları şeytanların oluşturduğu sonsuz sistemin bir parçası olmaktır. Bu tip insanlara bakarsanız Müslümanlar içinde keramet halleri gibi haller gösterirken karşılarına çıkan hırıstiyan ve yahudiye en ufak zarar verememeleri ve güçlerinin sıfırlanmasıdır. Çünkü bunların görev yeri İslam alemidir ve onların görevi Müslümanları şaşırtmaktır. Cinler alemi onlara bu konuda izin, güç ve yetki vermiştir. Bu görevin dışında olan ateiste, hırıstiyana, yahudiye, kafire güç uygulayabilme gibi olaylarda asla başarılı olamazlar.
Onun için bu tip insanlar İslam alemi içinde evliya ve alim geçinsede hırıstiyan ve yahudiler içinde kafirler içinde alay konusu zavallılardır. Bu şekilde cinler devleti ve şeytanlar alemi İslam alemini ve Müslümanları rezil eder.
Görüntü olarak Müslüman gözükselerde, çok takva gözükselerde bu tip insanlar gerçekte özleri vasıtası ile cinlere biat etmiş olup, cin dinine tabidirler. İkinci büyük özellikleri bu tip insanların paraya ve maddi menfaate çok düşkün olmaları, dünyalığa aşırı meyletmeleri, hırsı ve kin sahibi olmaları, hain ve nankör olmaları ve çokça yalan söylemeleridir. Bunların görünüşteki dürüstlükleri bile insanları kandırmak ve yanlışa çekebilmek içindir. Her doğru hareketlerinin içinde bir ihanet yatar.
Bu tip insanlar cinciliğe ulaşan düz cinciler ve ruhaniler tarafından hakimiyet altına alınan tasarrufçular olarak ikiye ayrılırlar. Ruhaniler tarafından hakimiyet altına alınan tasarrufçular düc cincilerden çok daha tehlikelidirler. Çünkü bunlar alim ve evliya olarak çıkarak İslam alemini şaşırtmaya, Müslümanları cinlere biat ettirmeye ve müslümanlar arasında fitne çıkarmaya çalışırlar.
Ruhaniler genelde tarikatlar, cemaatler ve zikir ehline musallat olur ve onları kandırarak hakimiyet altına alırlar. Bunlara kanarak hakimiyetleri altına giren insanlar kendilerini veli, evliya, alim, Rabbiyle muhatap, nefsini islah ettiğini zanneden ve çok feyzli gözüken ve kendilerinide çok feyzli zanneden insanlardır. Aslında onların feyzi ruhanilerden gelmektedir. Bu tip insanların kurtarılması zordur aynı bir tılsımın elinden defineyi almak gibi mücadele ve uğraş ister. Ne kadar cinler devleti tarafından böyle oluşturulan sistemler varsada her insana bu sistemleri sökmez. Uyumsuzlar dediğimiz bilerek yada bilmeyerek kalbiyle, imanıyla bu hallere karşı çıkan ve uymayan insanlarda mevcuttur. Eğer cinlenme yoluna girdiyseniz ve kalbiniz Müslümansa ve imanını teslim etmiyorsa sizi ya delirtirler ya çarparlar yada ömür boyu süründürecek bir işkenceye alırlar. tarikatlere girip türlü türlü şekillerde deliren insanların halide bundandır. Aslında orda ruhani çarpması ve cinler devleti işkencesi söz konusudur. Asla tam olarak düzelememe sebepleride bundandır.
Kazanma dediğimiz olay ise Hak tarikatlerin metotlarından ve yollarındandır. Yunus Emrenin 18.000 alemi geçtik Elhamdulillah demesi bundandır. Hakiki tarikatler cini şeytanı insana boyun eğdirir ve hizmet ettirir. Bu bilinçlide olabilir, bilinçsizde. Burda davetlerle hadim ve hüddamlara ulaşanlarla tarikat yolu ile hadim ve hüddamlara ulaşanların farkı açığa ve ortaya çıkmaktadır. Örnek verecek olursak araba sahibi olmanın iki yolu gibi ya çalarak ya çalışıp kazanarak. Çalarak kazandığınız araba her an için sizi kul hakkı ve günaha sokmaktadır. 
Tarikatler yolundaki kazanma tehlikeli ve incedir. kalbinize hakim olmaz ve nefsinizi ön plana getiriseniz ayağınız anında kayabilir. Bir anda kazanmanız cinlenmeye dönüşür farkına bile varamazsınız.
Kazanmanın en güzel ve sağlam olanı ilim ile olanıdır. En tehlikesizide budur. En güçlü olanıda budur.
Unutmayın her zaman asıl olan kendi imanınızdır. Kaybettiğiniz zaman imanınızı kaybetme ihtimalinizde vardır.
En Doğrusunu Allah Bilir.

1 yorum:

  1. Selamün aleyküm hocam bu ilmi öğrenmek için talebe olabilmek için ne yapmak lazım

    YanıtlaSil